top of page

4.c. Hz Nuh

     Hazret-i Nuh Allahü teâlâya ibâdet eden sâlih bir kul idi. Sulama iÅŸleriyle, çiftçilikle, hayvan yetiÅŸtirmekle, marangozluk ve ev inÅŸasında çalışıyordu. DoÄŸru yoldan ayrılmış olan insanların kötülüklerinden de tamâmen uzak duruyordu. Elli yaşında iken, Allahü teâlâ, onu insanlara peygamber olarak gönderdi. Kendi zamânında yaÅŸayan bütün insanlara Peygamber olarak gönderilen Nuh aleyhisselam, ömrünün sonuna kadar insanları Allahü teâlâya îmân etmeye, O’nun emirlerine uymaya, dâvet edeceÄŸine söz (misak) verdi.

     

 

       Nûh (a.s)'ın bu tebliÄŸi karşısında onlar, büyüklenerek ve şımararak Nûh (a.s)'a türlü ÅŸekillerde saldırılarda bulunmuÅŸlar ve çeÅŸitli kötülüklerle itham etmiÅŸlerdir. Her zaman hakkın karşısında durup, toplumlarını peygamberlere uymaktan alıkoyan mele' * (ileri gelenler) Nûh (a.s)'ın da karşısına çıkmış, KureyÅŸin ileri gelenlerinin Hz. Muhammed (s.a.s)'e yaptıklarını andıran bir tarzda, onu, sapıklıkla ve sefihlikle itham etmiÅŸlerdi. Nûh (a.s) onları, Allah'tan baÅŸkasına kulluk etmemeye çağırdığında; "Kavminin ileri gelenleri: "Biz senin apaçık sapıklıkta olduÄŸunu görüyoruz" dediler".

       

       Nûh (a.s) merhametle onlara; "Ey kavmim! Bende bir sapıklık yoktur; ancak ben âlemlerin Rabbinin peyÅŸgamberiyim, Rabbimin sözlerini size bildiriyor, öÄŸüt veriyorum. Sizin bilmediÄŸinizi Allah katından ben biliyorum. Sakınmanızı ve böylece merhamete uÄŸramanızı saÄŸlamak için aranızdan bir vasıtayla Rabbinizden size haber gelmesine mi ÅŸaşıyorsunuz?" dedi" (el-A'raf, 7/61-63).

 

      Nûh (a.s), bıkmadan, her türlü eziyetlerine sabrederek onları her yerde Ä°slâm'a çağırıyor, Cehennem azabından kurtulmalarının yollarını belletmeye çalışıyordu. Ancak kavmi, onu her defasında alaya alıyor. Söylediklerini aralarında eÄŸlence konusu yapıyorlardı: "Kavminin ileri gelenleri (Mele) yanından her geçtiklerinde onunla alay ediyorlardı. Nuh ise onlara ÅŸöyle diyordu: Bizimle alay edin bakalım. Biz de, bizimle alay ettiÄŸiniz gibi sizinle alay edeceÄŸiz" (Hûd, 11 /38).

 

     Nuh aleyhisselam insanların davetine icabet etmedikleri için onlara beddua etti:« (Rabbim!) Sen de bu zalimlerin ancak ÅŸaÅŸkınlıklarını artır » (Nuh, 24) .

 

     Allahü Teala da bundan sonra Nuh aleyhisselam’a gemi yapmasını emretti: « Gözlerimizin önünde ve vahyimiz (emrimiz) uyarınca gemiyi yap ve zulmedenler hakkında bana (bir ÅŸey) söyleme ! Onlar mutlaka boÄŸulacaklardır ! » (Hud, 37) . Gemi bitince tufan oldu (denizler taÅŸti ve her taraf su oldu). Nuh aleyhisselam sayısı 80 kisi kadar olan mü’minler ile 3 katlı olan gemiye bindi. Nuh aleyhisselam gemiye her hayvandan birer çift aldı. OÄŸlu Ken’an’i da gemiye almak istedi, ama o “Beni sudan koruyacak bir daÄŸa sığınacağım” dedi, gemiye binmedi ve hemen bir dalga onu alıp boÄŸdu. Allah Teala da Nuh aleyhisselamın bu oÄŸlu hakkında af dilemesine karşılık: « (…) Ey Nuh ! O asla senin ailenden deÄŸildir. Çünkü onun yaptığı kötü bir iÅŸtir. O halde hakkında bilgin olmayan bir ÅŸeyi benden isteme.(…) » (Hud, 46) buyurdu.

 

      Sular daÄŸları aÅŸtı, insanlar ve hayvanlar telef oldu. 150 gün geçtikten sonra Allahü Teala: « Yere suyunu Çek; göÄŸe: ey gök sen de yaÄŸmurunu tut » buyurdu ve bunun üzerine yaÄŸmur durdu, sular çekildi. Gemi Irak’taki Cudi dağına oturdu. Hz. Nuh’a inanıp kurtulan insanlar aç oldukları ve daÄŸda yiyecek olmadığı için Nuh aleyhisselamın emri üzerine ellerinde olan bütün yiyecekleri birleÅŸtirdiler ve böylece ilk defa AÅŸure yemeÄŸini yaptılar. Ä°nsanlar Nuh aleyhisselamın 3 oÄŸlu Sam, Ham ve Yafes’ten türediÄŸi için Hz. Nuh’a ikinci Adem de denir. Nuh aleyhisselamın 1000 yaşında vefat ettiÄŸi söyleniyor, ama Kur’an-ı Kerim’de : « Andolsun ki biz Nuh’u kavmine gönderdik de o 1000 yıldan 50 yıl eksik bir süre yanlarında kaldı.(…) » (El-Ankebut, 14) geçiyor. . Hz. Nuh gemicilerin ve marangozların piri sayılır, çünki bu iÅŸleri Allah’ın ihsanıyla ilk defa o yapmıştır.

bottom of page